Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Hatay’da düzenlenen 130 bininci konutun teslimi, kura çekimi ve toplu açılış töreninde konuşan Bakan Kurum, “Hızımızı daha da artıracağız. Önümüzdeki 60 günde yapacağımız 70 bin yeni yuvamızı daha teslim ederek yıl sonuna kadar teslim sayımızı en az 200 bin rakamına ulaştıracağız” dedi.
"Yeniden Daha Güçlü Anadolu 130.000 Konut Anahtar Teslimi, Kura Çekimi ve Toplu Açılış Töreni” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Hatay’daki Gülderen TOKİ deprem konutları alanında gerçekleştirildi. Törende konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi’nin (TUSAŞ) Kahramankazan ilçesindeki yerleşkesine yönelik terör saldırısında şehit olanları anıp, Türk milletine baş sağlığı diledi.
“TÜRKİYE DÜŞMANLARI DUYSUN, MÜCADELEMİZİ HER ŞARTTA SÜRDÜRECEĞİZ”
Bakan Kurum, “Deprem bölgesi başta olmak üzere, 780 bin kilometrekare vatan toprağının her yerinde en güzel hizmetleri, en güçlü eserleri yapmaya devam edeceğiz. Ne kadar Türkiye düşmanı varsa bilsinler, duysunlar. Onlarla mücadelemizi; her mevzide, her cephede, her şart altında azimle, kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu.
“1900 ŞANTİYEDE, 160 BİN İŞÇİYLE SEFERBERLİK ŞUURUYLA ÇALIŞIYORUZ”
Depremin ardından 3 ay içinde 11 ilde 180 bin konutun temelinin atıldığının altını çizen Bakan Kurum, “1900 şantiyemizde, 160 bin emekçi işçi kardeşimizle, tam bir seferberlik şuuruyla çalışıyoruz. Ben bu vesileyle, depremzede kardeşlerimizle ahdimizi yeniliyorum. Allah’ın izni, liderimizin desteği, sizin dualarınızla hızımızı daha da artıracağız. Önümüzdeki 60 günde yapacağımız 70 bin yeni yuvamızı daha teslim edeceğiz. Yıl sonuna kadar teslim sayımızı en az 200 bin rakamına ulaştıracağız. Yuvalarımızı, bir saat daha önce sunmak için çabalıyoruz. Yavrularımızın daima güven içinde yaşamaları için koşturuyoruz” ifadelerini kullandı.
“BİZ SUSACAĞIZ, ESERLERİMİZ KONUŞACAK”
“Bu milletin her ferdinin, hak ettiği güzel yaşama erişmesi için alın teri döküyoruz” diyen Bakan Kurum şöyle devam etti:
Cumhurbaşkanımızın her zaman söylediği gibi; ‘Günü geldiğinde, biz susacağız, eserlerimiz konuşacak.’ 2025’ten sonra bu topraklarda biz susacağız; yüzbinlerce yeni yuvamız, bereketli dükkanlarımız konuşacak. 11 ilimizde biz susacağız, yeni kent meydanlarımız, eserlerimiz konuşacak. 2025’ten sonra; İskenderun’dan Antakya’ya, Defne’den Kırıkhan’a kadar tarihiyle, kültürüyle, yeniden ihya edilen Hatay’ımız konuşacak.
“BİLİRKİŞİLİK TASLAYANLARA PRİM VERMEYECEĞİZ”
Deprem bölgesinde verilen tüm sözleri yerine getireceklerini bir kez daha dile getiren Bakan Kurum, “Sahada ter dökmeyenlerin sözlerine aldırmayacağız. Verdikleri sözleri tutmadıkları halde bilirkişilik taslayanlara prim vermeyeceğiz. Çünkü biz ‘deprem bölgesi bizim meselemizdir’ dedik, ‘Buradaki mücadele bir vatan müdafaasıdır’ dedik. Bugüne kadar AK Parti ve Cumhurbaşkanımız milletimize ne söz verdiyse tutmuştur. Biz söylersek yaparız. İşte icraatlarımız. O yüzden biz, bu güçlü devlete güveniyoruz. Biz, bu güzel millete inanıyoruz. Biz devlet olarak, nice yokuşlar gördük ama hep düzlüğe, refaha, selamete birbirimize destek olarak ulaştık. Biz millet olarak, nice karanlık geceler gördük ama hep gündüze, güneşe, aydınlığa kavuştuk. Allah’ın izniyle bu sıkıntılı günler de geçecektir; çünkü Türk milleti tek akıldır, tek yürektir, tek bilektir” dedi.
“HER AY DÜZENLİ GELECEĞİZ, MİLLETİN HATIRINI SORACAĞIZ”
Bakan Murat Kurum, tüm konut ve iş yerleri tamamlanana kadar deprem bölgesinden ayrılmayacaklarını belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
Her ay düzenli gelecek, her ay buradaki milletin hatırını soracağız. Her ay milletimiz bizden ne istiyorsa, milletimizin yanında olacağız. Tarihi Meclis Binamız ayağa kalkana kadar, Asi Nehri’nin etrafında Hataylı kardeşlerimiz yürüyüp dolaşana kadar güzelleşene kadar, Habib-i Neccar Camii’nin, Ulu Caminin minarelerinden ezan sesleri yükselene kadar buradayız. Biz bugüne kadar milletimiz bizi nerede görmek istediyse orada olduk. Onların dizinin dibinden ayrılmadık. Milletimiz bizi nerede görmek istiyorsa orada olmaya devam edeceğiz.