Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğünce bir otelde düzenlenen "İmar Mevzuatı Çalıştayı"nın açılış programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Güllüce, çevre ve şehircilikle ilgili çeşitli çalıştaylar yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini söyledi.
Bakan Güllüce, "Dünya çok hızlı gelişti ama mevzuatta problemlerimiz, eksikliklerimiz var. Planlı alanların imar yönetmeliği başta olmak üzere, imar mevzuatımızın yeniden gözden geçirilmesi artık kaçınılmaz hale gelmiştir" dedi.
Türkiye'deki imar kanununun 1985 yılında yürürlüğe girdiğini belirten Bakan Güllüce, "İmar kanunumuz, yayınlanmasından sonra karşılaşılan aksaklıklar nedeniyle bugüne kadar 20 kez değişti" diye konuştu.
Sık sık yapılan değişikliğin, Türkiye'nin ne kadar hızlı değiştiğini, geliştiğini gösterdiğini ifade eden Bakan Güllüce, şöyle konuştu:
"Sık yapılan revizyonların ötesinde, gerek imar planı gerekse uygulama yönetmeliklerinde planlar bütünlüğü problemi oldu. Aynı durumdakilerde bile birbirleriyle çelişen hükümler ortaya çıktı. Hala bakanlığımızın adının 'bayındırlık' yazıldığı mevzuatlarımız var. Dünya çok hızlı gelişti ama mevzuatta problemlerimiz, eksikliklerimiz var. Planlı alanların imar yönetmeliği başta olmak üzere imar mevzuatımızın yeniden gözden geçirilmesi artık kaçınılmaz hale gelmiştir."
Bakan Güllüce, imar mevzuatının tamamının 1 Ocak 2016'dan önce revize edilmesi gerektiğini vurguladı.
CİLLOP GİBİ BİR İMAR YASASI YAPACAĞIZ
Daha önce bir toplantıda, "Cillop gibi bir imar yasası yapacağız" dediğini hatırlatan Bakan Güllüce, kelimenin gündeme geldiğini ancak yasanın gözardı edildiğini belirtti.
Bakan Güllüce, "Pırıl pırıl, problemlerden uzaklaştırılmış, yepyeni, bugüne, geleceğe hatta dünyanın gelişmekte olan ülkelerine hitap edecek bir mevzuata ihtiyacımız olduğunu belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Çalıştaya ilişkin bilgi veren Bakan Güllüce, 16 büyükşehir, 9 il ve ilçe belediyesi, 6 bakanlık, 7 üniversite, 5 sivil toplum kuruluşundan temsilcilerle bakanlık bünyesindeki 4 genel müdürlükten imar mevzuatında yetkin teknik personelin katılımıyla 50 kişilik bir komisyon oluşturulduğunu söyledi.
Komisyondaki kişi sayısının değişebileceğini ifade eden Bakan Güllüce, şöyle devam etti:
"İnşallah bu komisyon çalışmaları sonucunda insan odaklı bir yapı oluşur. 'İnsanımızın hayatı için elverişli şehirler nasıl planlanmalıdır?', 'Ulaşım durumu nasıl olmalıdır' sorularına cevap verir. 5 aylık analitik çalışma sonucu, planlı alanlar imar yönetmeliği ve 10 büyükşehirin imar yönetmeliğinin harmanlanmasından oluşan çalışmanın son şeklinin yanı sıra, imar kanununun zayıf yönleri, teklifler, fırsat analizi yapılarak, önemli bir adım atılmış olacaktır. Burada yapılacak çalışmadan her şeyden önce insan odaklı yaşanabilir şehirler kurma hedefimize, ülkemize hizmet etmesini temenni ediyorum."
Türkiye'nin gelişen bir ülke olduğunu vurgulayan Bakan Güllüce, standartların yükseldiğini ve "her alanda inşaat patlaması" yaşanacağını dile getirdi.
Belediyeler ve yerel yönetimlerle ilgili çok ciddi reformlar yapıldığını anlatan Bakan Güllüce, hükümet politikası olan "milliliğin" mimaride de kullanılması gerektiğine değindi.
Bakan Güllüce, yasa revizyonunda çevre ve iklim değişikliklerinin de göz önüne alınması gerektiğini belirterek, yatırım yapılmasının ve hızlı davranmanın önemini vurguladı.
Marka şehirlerin de belirlenmesi gerektiğini ifade eden Bakan Güllüce, şehirlerin sadece mühendislere bırakılmaması gerektiğini, aynı zamanda edebiyatçılar, sosyologlar ve tarihçilerin de faydalı olacağını kaydetti.