Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Büyük Menderes Nehri'nde zeytinyağı tesislerinden ve evsel atıklardan kaynaklanan kirlilik ihbarları üzerine harekete geçti. Ege Denizi'ne dökülen 548 kilometre uzunluğundaki Büyük Menderes Nehri'nde kirlilik için ekipler bölgeye sevk edildi. ÇED İzleme ve Çevre Denetimi Dairesi Başkanı Barış Ecevit Akgün, “Büyük Menderes Nehri’nden alınan numunelerin incelenmesi sonucunda, kirliliğin kaynağının evsel, endüstriyel veya organik içerik olup olmadığına dair tespitler yapılacak. Analiz sonuçlarına göre denetimler planlanacak.” dedi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişiklik Bakanlığı, Ege Denizi'ne dökülen 548 kilometre uzunluğundaki Büyük Menderes Nehri'nde kirlilik ihbarları üzerine harekete geçti. Denetim ekipleri incelemelerde bulunmak üzere derhal bölgeye sevk edildi. Ekipler, Büyük Menderes Nehri’nden analiz aldı. Yapılan incelemelerin ardından açıklamalarda bulunan ÇED İzleme ve Çevre Denetimi Dairesi Başkanı Barış Ecevit Akgün, bakanlığa bağlı çevre denetim ekipleri ile mobil su analiz laboratuvarı araçlarının bölgelere sevk edildiğini belirtti.
Türkiye’nin zeytin ve zeytinyağı üretiminde dünyada önde gelen ülkelerden birisi olduğunu vurgulayan Akgün, geçen hafta Mersin’in Mut ve Silifke ilçelerinden geçen Göksu Nehri’ni kirlettiği tespit edilen 2 prina işleme tesisi hakkında suç duyurusunda bulunularak, 3 milyon 73 bin lira idari para cezası uygulandığı ve faaliyet durdurma kararı alındığını hatırlattı.
“Zeytinyağı üretim tesislerine denetimleri sıkılaştırıyoruz”
Akgün, eylül ayında başlayan zeytin hasadıyla birlikte oluşacak olumsuzluklarının önüne geçmek adına sezon başından denetimleri sıkı tutacaklarını ifade ederek, “Zeytincilik faaliyetlerinin yoğun olduğu Aydın, Bursa, Çanakkale, İzmir, Manisa, Hatay, Mersin gibi illerimizin tamamına özellikle bu sezonda zeytinyağı üretim tesislerinde denetimlerin sıklaştırılması konusunda yazılı bir talimat gönderdik.” diye konuştu.
“Bakanımız Sayın Murat Kurum’un talimatıyla mobil su ve atık su laboratuvarlarımızı ve çevre denetim ekiplerimizi bölgeye sevk ettik”
Büyük Menderes havzasındaki zeytinyağı ve katı atıklardan kaynaklı kirliliğe ilişkin konuşan Akgün, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’un talimatıyla mobil su ve atık su laboratuvarlarımızı ve çevre denetim ekiplerimizi bölgeye sevk ettik. Havzada su kirliliğine mahal verecek bütün tesislerde kapsamlı bir denetim çalışması gerçekleştireceğiz. Şu anda bütün havza içerisindeki bütün İl Müdürlüklerimizle bu denetimler aktif olarak gerçekleştiriliyor.” ifadelerini kullandı.
“2022 yılında bu denetim sayısının da çok üzerinde 67 binin üzerinde çevre denetimi gerçekleştirdik”
Çevrenin etkin şekilde korunması için denetim çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini belirten Akgün, “Geçtiğimiz yıl 57 binin üzerinde çevre denetimiyle cumhuriyet tarihinin en yüksek denetim sayısına ulaşmıştık. 2022 yılında bu denetim sayısının da çok üzerinde 67 binin üzerinde çevre denetimi gerçekleştirdik ve yaptığımız denetimlerde çevre kirliliğine mahal veren 5 bin 705 tesis ve 380 deniz aracına yaklaşık 725 milyon Türk lirası idari para cezası uyguladık. 375 işletmeyi ise faaliyetten men ettik. Özellikle zeytincilik işletmecilerimizin zeytin kara suyuna mahal veren 3 fazlı üretim yerine, 2 fazlı üretime geçmeleri ve zeytin kara sularını hiçbir şekilde alıcı ortamlara deşarj etmemeleri, yine zeytin üretimi sırasında oluşan prina atıklarını Bakanlığımızca lisans verilen bertaraf tesislerine göndermeleri konusunda gerekli hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz. Aksi halde zeytin karasularının alıcı ortamlarına deşarjı veya prinaların mevzuata aykırı bertarafı halinde bugüne kadar uyguladığımız gibi Çevre Kanunundaki kapatma dahil bütün yaptırımları kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
“Ortak Evimiz Dünyayı korumak için de ne gerekiyorsa hep birlikte yapmak durumundayız”
Akgün, Menderes Nehri boyunca doğal ve evsel atıkların sürüklendiğini ifade ederek plastik atıkların da dikkat çekecek kadar yoğun olduğunu belirtti. Geri dönüştürülebilir plastik atıkların ayrı toplanmasının önemine vurgu yapan Akgün, “Sıfır atık sistemini benimsemek durumundayız. Çevre kirliliğiyle mücadele devletin ve vatandaşların ancak ortak çalışmasıyla çözümlenebilir. Çünkü ‘Dünya Ortak Evimiz’ ortak evimizi korumak için de ne gerekiyorsa hep birlikte yapmak durumundayız. Vatandaşlarımız, çevre kirliliğini tespit ettiklerinde Bakanlığımızın ‘Alo 181’ ihbar hattına bildirebilirler.” dedi.
ÇED İzleme ve Çevre Denetimi Dairesi Başkanı Barış Ecevit Akgün, bugün alınan numunelerin incelenmesi sonucunda, kirliliğin kaynağının evsel, endüstriyel veya organik içerik olup olmadığına dair tespitlerin yapılacağını bildirerek, analiz sonuçlarına göre denetimlerin planlanacağını aktardı.
Akgün, zeytin karasuları veya prina atıkları alıcı ortamlara deşarj edilmesiyle ilgili 2023 yılı cezalarına göre minimum uygulanacak ceza miktarının 820 bin Türk Lirası olacağını ifade etti.