OECD'nin, üye ülkelerin çevre alanında kaydettiği gelişmeleri ortaya koymak amacıyla hazırladığı Çevresel Performans Raporları kapsamında, Türkiye'nin çevresel performansının değerlendirileceği üçüncü çalışma grubu toplantısı Paris'te yapıldı. Toplantıda Türkiye’yi Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar temsil etti.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatının (OECD), üye ülkelerin çevre alanında kaydettiği gelişmeleri ortaya koymak amacıyla hazırladığı Çevresel Performans Raporları kapsamında, Türkiye'nin çevresel performansının istişare edileceği üçüncü çalışma grubu toplantısı, Paris'te gerçekleştirildi.
OECD Konferans Merkezi'ndeki toplantıda, Türkiye adına görüşmelere başkanlık eden Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, OECD üyesi ülke temsilcilerine Türkiye'nin çevre alanındaki çalışmalarına ilişkin sunum yaptı.
Birpınar, Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında 8'inci büyük ekonomiye ve en hızlı büyüme değerine sahip olduğunu dile getirerek, kalkınma düzeyi ile refah seviyesinin hızla yükselmesine paralel, enerji talebinin de aynı hızla artığına işaret etti. Türkiye'nin mevcut hava kalitesine ilişkin bilgi veren Birpınar, hava kalitesi mevzuatının, AB mevzuatına büyük oranda uyumlu ve Türkiye için hesaplanan ortalama değerlerin AB limit değerine yakın olduğunu bildirdi.
Hava kalitesini, yerelde 330 istasyon ile anlık takip ettiklerini, 2010'dan bugüne yedi Bölgesel Temiz Hava Merkezi kurduklarını vurgulayan Birpınar, 64 ilin havasını web tabanlı yazılım üzerinden online olarak anlık izlediklerini kaydetti. Birpınar, ulaşım kaynaklı hava kirliliğini azaltmaya yönelik, 6 bin kilometre bisiklet ve yeşil yürüyüş yolu hedefiyle hibe desteği sağladıklarını, düşük emisyon alanları oluşturmaya ve kirletici vasfı yüksek araçların trafikten çekilmesine yönelik çalışmalar yaptıklarını söyledi.
"YILLIK YAKLAŞIK 32 MİLYON TON EVSEL ATIK OLUŞUYOR"
Atık yönetimine ilişkin de bilgi veren Prof. Dr. Birpınar, "Ülkemizde yıllık yaklaşık 32 milyon ton evsel atık oluşmakta, 2023 yılında ise 38 milyon tona ulaşacağını öngörmekteyiz. 88 düzenli depolama tesisi ile nüfusumuzun yüzde 75'ine katı atık düzenli depolama hizmeti veriyoruz. Bu oran 2008'de 38 idi. 2023 hedefimiz nüfusumuzun tamamına bu hizmeti sağlamak" diye konuştu.
Birpınar, 2016-2023 Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı'nı hazırladıklarını da belirterek, "2023 yılına kadar evsel atıkların yönetimi için 2,8 milyar avro yatırım ihtiyacı var." ifadesini kullandı.
SIFIR ATIKLA 4 MİLYAR AVRO KAZANÇ HEDEFİ
Bakan Yardımcısı Birpınar, 2017'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hayata geçirilen Sıfır Atık Projesi ile ilgili olarak da OECD üyelerine şu bilgileri verdi:
"Atık önleme ve kaynakta ayrı toplama çalışmalarını 2023 yılına kadar bütün ülkeye yaygınlaştıracağız. Bu kapsamda, Sıfır Atık Yönetmeliği'ni hazırladık. 2017'de yüzde 13 olan evsel atık geri kazanım oranı, 2023'te en az yüzde 35'e ulaştırılacaktır. 2023 yılına kadar da 100 bin kişiye doğrudan istihdam ve yıllık 4 milyar avro ekonomik kazanç sağlanacaktır."
Atık yönetimi konusunda, 1 Ocak 2019 itibarıyla plastik poşetlerin de ücretlendirileceğini hatırlatan Birpınar, "Böylece yıllık 440 olan kişi başı plastik poşet kullanımı 2019 yılı sonunda 90'a, 2025 yılında ise 40 adete düşürülecek." dedi.
Sunumunda, Türkiye'nin biyoçeşitliliğinin korunmasına ilişkin çalışmaların yanı sıra denizlerde yapılan atık yönetimi, mavi kart ve mavi bayraklı plaj uygulamalarını da özetleyen Birpınar, "Deniz kirliliğinin önlenmesi konusunda, Türkiye çok iyi örneklerle çok iyi işler yapıyor. Deniz olmayan bir çevre düşünülemez. Çevresel performans incelemelerinde OECD'nin bu konuya yer vermesini bekliyoruz." talebini iletti.
Bakan Yardımcısı Birpınar, bütüncül ve etkin bir su yönetimi sağlamak amacıyla Su Kanunu hazırlıklarının tamamlanma aşamasında olduğuna işaret ederek, 25 Havza Koruma Planlarını, Havza Yönetim Planlarına dönüştüreceklerini ve 2023'e kadar bu çalışmalarını tamamlayacaklarını dile getirdi.
Birpınar, enerji konusunda da yenilenebilir enerji payının artırılması konularının gündemlerinde önemli yer teşkil ettiğini vurguladı.
”PARİS ANLAŞMASINI İMZALADIK ANCAK TARAF OLMADIK”
İklim değişikliği konusunda da Türkiye'nin son yıllarda artan yağış ve taşkınlar yaşadığına değinen Bakan Yardımcısı Birpınar, bu kapsamda iklim değişikliğiyle mücadele konusuna büyük önem verdiklerini söyledi.
Paris Anlaşması'nın imzalandığını ancak anlaşmaya henüz taraf olunmadığını bildiren Birpınar, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin, Taraflar Konferansı kararları ile tanınan özgün koşulları bulunuyor. Buna karşın, benzer gelişmişlik düzeyindeki ülkelere sağlanan finansman ve teknoloji desteklerinden faydalanamıyor. Uzun yıllardır konuya ilişkin müzakerelerimizi sürdürüyoruz. Mayıs ayında bir nota göndererek 24. Taraflar Toplantısı gündemine alınmak üzere, Sözleşme'nin Ek-1 listesinden silinme talebinde bulunduk. Türkiye için iklim finansmanına erişim Paris Anlaşması'na taraf olmak bakımından kırmızı çizgidir. Çok Taraflı Kalkınma Bankaları ile yapacağımız projelerin gelecekte azalmasından endişe etmemiz, talebimizin en önemli nedenlerinden biridir."
İklim değişikliğine uyum konusunda da çalışmaların sürdüğüne dikkati çeken Birpınar, atık su yönetimi konusunda yapılanları da sunumunda paylaştı.
OECD Çevre Direktörü Rodolfo Lacy ve Çevresel Performans Çalışma Grubu Başkanı Aldo Ravazzi'nin de birer konuşma yaptığı toplantıda, Bakan Yardımcısı Birpınar ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bürokratları ve uzmanlardan oluşan heyet, üye ülke temsilcilerinin sorularını yanıtladı. Çevresel Performans Raporu için görüş alışverişinde bulunuldu.
2019'un ilk çeyreğinde tamamlanması planlanan çalışmalar neticesinde, "Türkiye'nin 3'üncü Çevresel Performans Raporu" yayımlanacak.