Uluslararası toplum, Birleşmiş Milletler nezdinde evrensel yeni bir iklim anlaşmasının müzakerelerini sürdürüyor. 23 Eylül Salı günü “Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Zirvesi” düzenlendi. Zirvede Türkiye’yi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce temsil etti.
Zirve, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon himayelerinde BM 69. Genel Kurulu kapsamında gerçekleştirildi.
2015 yılı sonunda tamamlanması ve 2020 yılında yürürlüğe girmesi hedeflenen mezkûr küresel iklim anlaşması müzakereleri oldukça yoğun bir sürece girdi. Yükselen bir ekonomi olan Türkiye, G-20 dönem başkanlığını da devralmaya hazırlanırken Zirve’de de öncü bir rol üstlendi.
Türkiye, iklim değişikliği ile küresel mücadelede yerini alarak 2004 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine, 2009 yılında ise Kyoto Protokolüne taraf olmuştu. Ayrıca Türkiye’nin iklim değişikliği politikaları 2013/11 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile yeniden yapılandırılan İklim Değişikliği ve Hava Yönetimi Koordinasyon Kurulu ile belirleniyor.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Zirvesi’nde Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce hızla gelişmekte olan Türkiye’nin, iklim değişikliği ile mücadele konusunda üzerine düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirdiğini vurguladı
Bakan Güllüce iklim değişikliği ile etkin mücadele etmek amacıyla enerji, endüstri, ulaştırma, tarım, ormancılık, atık yönetimi ve ilgili diğer alanlarda oldukça kapsamlı projeler ve programlar yürütüldüğünü anlattı toplu taşıma ve demiryollarına yönelik büyük çaplı yatırımlar yapıldığının altını çizdi.
Bakan Güllüce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın alternatif enerji kaynaklarının geliştirilmesine öncelik verdiğini; hidroelektrik enerji, rüzgâr, güneş ve jeotermal potansiyellerimizi etkin bir şekilde kullanılması için büyük çaplı yatırımların sürdüğünü hatırlattı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Zirvesi’nde muhataplarına Türkiye’nin küresel ısınma ile mücadelede attığı adımların örnek alınması gerektiğini vurguladı. Bundan sonraki süreçte de çevre sorunları ile mücadelede uluslararası kamuoyunun önde gelen ülkelerinden biri olmaya devam edeceğinin altını çizdi.