Başbakan Binali Yıldırım ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, yapımı tamamlanan çevre yatırımlarının topu açılışını gerçekleştirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte Kahramanmaraş, Van, Sakarya, Mardin ve Samsun’da yapımı tamamlanan çevre yatırımlarının açılışını gerçekleştirdi. İçlerinde, atıksu arıtma tesisi, kanalizasyon ve yağmur suyu drenaj tesisi, katı atık düzenli depolama tesisi, içme suyu şebekesi, güneş enerjisi santrali gibi yatırımların bulunduğu, yatırım tutarı 2.5 milyar lirayı bulan 101 farklı tesisin açılışını gerçekleştiren Başbakan Yıldırım ve Bakan Özhaseki, konuşmalarında çevre vurgusu yaptı.
Çevre bilinci oluşturmaya yönelik yurtiçinde ve dışında konferans, sempozyum ve toplantılar yapıldığını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da bu organizasyonları desteklediğini dile getiren Bakan Özhaseki, geçmiş dönemlerin aksine günümüzde hızlı üretim ve hızlı tüketimin çevreyi tehdit eden faktörlerden olduğunu söyledi. Özhaseki, “Daha yüzyıl öncesine kadar çevreyi korumak kolaydı. Herkesin kapısının önünü temizlemesi, çöp atmaması gibi temel kurallar yeterliydi. Sanayi Devrimi ile beraber tabir-i caizse mertlik bozuldu. İleri teknoloji, hızlı üretim ve büyük şehirleşme, dengeleri tamamıyla bozdu. Sosyal yaşamdaki devasa büyüme, yerleşme ve yapılaşma eko sistemi altüst etti. Tabiattaki dengeyi bozunca tabiatta bize doğal afetler, felaketler ile tepki vermeye başladı. Geçen yıl açıklanan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli Beşinci Değerlendirme raporuna göre; Son 150 yılda dünya yüzey sıcaklığı 1 derece arttı. Bu sıcaklığı 2 derecede tutmak için gayret ediliyor. Bu rakam 3 veya 4’e yükselirse yeryüzü yaşanmaz bir hale gelebilir” diye konuştu.
“TÜRKİYE ÇEVREYİ EN AZ KİRLETEN ÜLKELERDEN BİRİ”
Dünyada azalan tarım arazilerine de dikkat çeken Bakan Özhaseki, her yıl 100 milyon hektardan fazla tarım arazisinin yok olduğunu, bunun yarısı kadar da orman arazisinin tahrip olduğunu belirtti. Çevre kirliliğinin de doğal yaşama önemli ölçüde zarar verdiğini kaydeden Özhaseki, Türkiye’nin dünyayı en az kirleten ülkelerden biri olduğunu dile getirdi. Kirlilik oranlarında Çin’in yüzde 25, ABD’nin yüzde 15, AB ülkelerinin yüzde 15 gibi bir orana sahip olduğunu ifade eden Özhaseki, Türkiye’nin kirlilik oranının yüzde 0.7 seviyesinde olduğunu söyledi. Özhaseki, “Çevreyi en az kirleten ülkelerden birisi olmamıza rağmen uluslararası tüm anlaşmalara taraf oluyor, sorumluluk alıyoruz. 2004 yılında BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ni imzaladık, 2009 Kyoto Protokolü’nü imzaladık, 2016’da ise Paris Anlaşması’na taraf olduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak her projemizi doğayı merkeze alarak gerçekleştiriyoruz. Ülkemizi çöp dağlarından kurtardık. 2018 itibariyle katı atık düzenleme depolama tesislerimiz 50 milyon vatandaşımıza hizmet veriyor. 2002’de ülkemizde 145 atıksu arıtma tesisi varken bu sayı bugün 967’ye yükselmiş durumda. Denizlerimiz daha temiz hale geldi. Temiz denizin simgesi olan mavi bayrak sayımızı 151’den 459’a çıkardık. Bu sayıyla ilk üçte yer alıyoruz. Bakanlığımızca yapılan çalışmalar çerçevesinde 2017 itibariyle atık sektöründe 60 bin kişiye istihdam sunuyor, ekonomiye ise 3,5 milyar TL katkı sağlıyoruz. 2023 hedefimiz ise 100 bin kişiye istihdam ve ekonomiye 10 milyar TL katkıdır” ifadelerini kullandı.
ATIK YÖNETİMİ İSRAF YÖNETİMİDİR
Konuşmasında, atık yönetimi ve geri dönüşüm konularına da değinen Bakan Özhaseki, bu konuda Bakanlık tarafından hayata geçirilen “Sıfır Atık” projesinin önemine işaret etti. Özhaseki, “İsraf bizim medeniyetimizde kınanan ve hoş görülmeyen bir hadisedir. Peygamber Efendimiz ‘Nehirde abdest alsanız bile suyu israf etmeyiniz’ hadisi ile bu noktadaki değişmez kıstası ortaya koymuştur. ‘Sıfır Atık’ israfın önlenmesini kapsayan bir hedeftir. Bu noktadan hareketle sıfır atık yaklaşımını hayata geçirmek için öncelikle Bakanlığımızda çalışmalara başladık. Hem Cumhurbaşkanlığı Külliyesi hem de Bakanlık binamızda öncelikle atık kaynakları ve türleri belirlendi. Değerlendirilebilir atıkların kaynağında ayrı toplanması için kumbaralar yerleştirildi; yemek ve ekmek artıkları hayvan barınaklarına gönderildi, eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerinde bulunuldu” ifadelerini kullandı.
Sıfır Atık projesinin uygulamaya konduğu son bir yılda elde edilen verileri de paylaşan Özhaseki, “101 ton kağıt-karton atık, 28 ton plastik atık, 5.8 ton cam atık, 5 ton metal atık, 5.2 ton organik atık, 2 bin 110 litre bitkisel atık yağ, 780 kg madeni atık yağ ve 2 ton yemek ve ekmek artıkları olmak üzere yaklaşık 150 ton değerlendirilebilir atık kaynağında ayrı toplanarak ekonomiye kazandırılmıştır. İnşallah 24 Haziran’da Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, Meclis’te de AK Partimizin zaferiyle beraber çok daha büyük hizmetlerin önü açılacaktır” diye konuştu.
“VATANDAŞLAR BİR AN ÖNCE MÜRACAAAT ETMELİ”
Açıklamalarında çevreye ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye’nin artık günlük planlar yapmadığını 20 yıl sonrasını düşünerek hareket ettiğini belirtti. Konuşmasında İmar Barışı Düzenlemesine değinen Yıldırım, vatandaşların müracaatlarını kısa sürede tamamlamaları gerektiğin belirtti. Yıldırım, “İmar yasasıyla beraber vatandaşlarımızın yıllardan beri devam eden, kangren haline gelmiş bir sorununu da inşallah gündemden çıkarıyoruz. 13 milyona yakın hanenin, büyük bir kitleyi ilgilendiren imarla ilgili bu sorun son yaptığımız düzenlemeyle inşallah tamamen ortadan kalkmış olacak. Bu bir milat olacak, bir çizgi çekilecek. Ondan sonra da bu tür teşebbüslere izin verilmeyecek. Görevini layıkıyla yapmayan olursa bunlar da çok ağır bedeller ödeyecek. Yasada buna da imkan veren düzenlemeler yaptık. Az önce bakanımızla konuştum, 8 Haziran itibariyle imar barışıyla ilgili müracaatlar resmen başlıyor. Yönetmelik düzenlemesi de hazırlandı, bugün yarın yayınlanmış olur. Ve Cuma gününden itibaren bismillah deyip, vatandaşlarımız gerek e-devlet kapısından müracaatlarını yapabilecekler. Öyle tercih etmeyenler varsa onlar da bulundukları şehrin, ilçenin, çevre şehircilik müdürlüklerine müracaat etmek suretiyle bu işlemi yaptırabilecekler. Ne zamana kadar devam edecek? 31 Ekim 2018’e kadar devam etmiş olacak. Ama benim vatandaşlarımdan özellikle talebim, bir an önce müracaatı yapmaları. Çünkü müracaat geciktiği zaman değerlendirme de geç olacak, sorun var olmaya devam edecek. Mümkün olan en kısa zamanda müracaatlar yapılırsa bu şekilde hemen bakanlık çalışmaları devam edecek, yapı kayıt belgesini verecek ve ondan sonra var olan mahrumiyetle ortadan kalkacak” değerlendirmelerinde bulundu.