Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, Pakistan İslam Cumhuriyeti Pencab Eyaleti Konut, Kentsel Gelişim & Toplum Sağlığı Mühendisliği ve Haberleşme Bayındırlık Bakanı Malık Tanveer Aslam Awan’ı makamında kabul etti.
Bakan Fatma Güldemet Sarı, konuşmasına Pakistan’da 20 Ocak 2016 tarihinde meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybedenlere başsağlığı dileklerini ileterek başladı.
Türkiye ile Pakistan arasında ki tarihi dostluğa dikkat çeken Bakan Sarı "Türkiye ve Pakistan; eşine ender rastlanan, tarihi dostluk ve kardeşlik bağlarına sahiptir. Bu dostluk ve kardeşlik; başta Çanakkale Deniz Zaferimiz olmak üzere, tarihin birçok sınavından her defasında başarıyla geçmiştir. Türkiye ve Pakistan; her dönemde yakın siyasi, askeri, kültürel, ticari ve ekonomik ilişkiler içinde bulunmuştur. İkili ilişkilerimiz; karşılıklı yarar, güven ve anlayış temelinde giderek gelişmektedir” dedi.
İki ülkenin de büyük mücadeleler sonucunda kurulduğuna ve bağımsızlıklarını elde ettiklerine dikkat çeken Bakan Sarı, genç nüfusun her iki ülkenin demografik yapısında önemli bir unsur olduğunu belirtti.
-“Ülkelerimiz Arasındaki Ticaret Potansiyelinin Çok Daha Yüksek Olduğu Açıktır”-
Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, her iki ülke arasında ticaret potansiyelinin yüksek olduğuna değinerek mevcut ticari ve ekonomik ilişkilerinin gerçek potansiyelinden uzak olduğuna ayrı bir parantez açtı.
Bakan Sarı: “2015 yılı Kasım ayında; ticaret hacmimiz 545 milyon ABD Doları seviyesine ulaşmış, Pakistan’dan ithalatımız 288 milyon ABD Doları, Pakistan’a ihracatımız ise 257 milyon ABD Doları olmuştur. Birlikte çalışarak ülkelerimiz arasındaki yakınlığı ticari ilişkilerimize de yansıtabileceğimize inanıyorum” dedi.
-Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı birleştirilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Kuruldu-
Türkiye’de; çevre, yerleşme ve yapılaşmaya dair mevzuatı hazırlamak; uygulamaları denetlemek ve mesleki hizmetlerin gelişmesini sağlamak üzere yeni bir yasal düzenleme yapıldığını ifade eden Bakan Sarı; “Bu kapsamda; Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı birleştirilerek, "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı" kurulmuştur” dedi.
-“Afet Riski Altındaki Alanlarda Dönüşüm" Çalışmaları-
Bakanlık olarak ülkemizin 2023 hedefleri doğrultusunda en önemli konular arasında yer alan Afet Riski Altındaki Alanlarda Dönüşüm" çalışmalarının tamamlanması olacaktır vurgusu yapan Bakan Sarı; "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüşümü Hakkındaki Kanunu" ve "Uygulama Yönetmeliği’ni çıkarttık” dedi.
Bu yasal düzenlemeler ve kentsel dönüşüm seferberliğimiz ile hayat standardı düşük ve başta deprem olmak üzere, birçok afet yaşanan şehirlerimizi dönüştüreceğiz diyen Bakan Sarı; “Halkımızın yaşam kalitesinin artırılması amacıyla verdiğimiz hizmetler çerçevesinde; Türkiye’de, son yıllarda, hem altyapı hem de üst yapıda hizmet miktarı ve kalitesinde önemli artışlar olmuştur” dedi.
-“Müteahhitlik ve Müşavirlik Sektörlerinde Önemli Bir İşbirliği Potansiyeli Var”-
Konuşmasında iki ülke arasında; ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi çalışmalarında önemli katkı sağlayacak alanlardan birisi müteahhitlik ve teknik müşavirlik hizmetleri olduğunu anımsatan Bakan Sarı; “Türkiye ve Pakistan için; müteahhitlik ve müşavirlik sektörlerinde önemli bir işbirliği potansiyeli olduğuna inanıyorum ”dedi.
Türkiye’nin müteahhitlik sektörünün büyüklüğüne de dikkat çeken Bakan Sarı, sektörün çalışmaları hakkında da bazı bilgiler verdi.
Bakan Sarı; “Dünya çapında, yaklaşık, 300 Milyar ABD Doları hacmi ile kendine yer bulan müteahhitlik sektörümüz tarafından, bugüne kadar;
● Otoyol yapımından havaalanı yapımına ve işletilmesine,
● Metro yapımından demiryollarının teknik müşavirlik işlerine,
● Enerji santralleri inşasından toplu konut yapımına kadar, çok geniş bir yelpazede çeşitli projeler üstlenilmiştir. Müteahhitlik sektörümüz tarafından; Afrika, Orta Doğu, Orta Asya, Kafkaslar ve Balkanlar başta olmak üzere, dünyanın birçok bölgesinde ve çok sayıda projeye imza atılmış ve atılmaya devam edilmektedir.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı konuşmasın şu sözlerle son verdi; “Pakistan ve Türkiye afet riski taşıyan ve yaşanan afetlerin olumsuz sonuçları açısından kader birliği yapmış iki ülkedir.
2010 yılında, Pakistan’da meydana gelen, son 80 yılın en büyük sel felaketi nedeniyle Türk Milleti, tüm enerjisiyle ve dualarıyla dost ve kardeş Pakistan halkının acılarını, içtenlikle paylaşmıştır.
Bundan sonrada, iki ülke içinde; çevre, enerji verimliliği, deprem güvenliği, sürdürülebilir kentleşme ve pek çok alanda karşılıklı bilgi alışverişinde bulunulmasının ve işbirliğinin önü açıktır”
Konuk Bakan da konuşmasında ; “ Türk yatırımlarını heyecanla bekliyoruz. Buna enerji, altyapı geliştirme, tarıma dayalı endüstri ve belediye hizmetleri dahil. Türkiye ile Pakistan arasındaki ekonomik ilişkinin derinleştirilmesine ve geliştirilmesine yönelik oldukça istekliyiz” dedi.