Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Ankara Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi tarafından düzenlenen "Uluslararası Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Konferansı”na katıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Ankara Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nin 10. yılı nedeniyle düzenlenen Uluslararası Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Konferansı’nda yaptığı konuşmada, yerel yönetimlerin güçlenmesiyle belediye başkanlarının da eğitimli olması gerektiğini ve bu konuda bir takım kriterlerin, bilimsel bir altyapının oluşması gerektiğini söyledi. Gelinen noktada yerel yönetimlerin güçlendiğini ve belediye başkanlarının şehirde bulunan her şeyden sorumlu olduğunu belirten Özhaseki, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda da bulundu.
“İNŞAAT KONUSUNDA HEPİMİZİN CİDDİ DÜŞÜNMESİ GEREKİYOR”
Önümüzdeki yıllara damga vuran sektörlerin başında inşaat, gayrimenkul ve bununla ilgili yatırımların geldiğine dikkat çeken Özhaseki, “Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de yılda kaç konut satılmış diye baktım ve 2011 yılında 997 bin konut el değiştirmiş, 2015 yılına geldiğimizde 1 milyon 289 bin konut el değiştirmiş. İnşaat sektörü ile ilgili hepimizin ciddi düşünmesi ve adım atması gerekiyor. Yapılması gerekenleri kendi içimizde çalıştık ve şehircilik şurasıyla toplanmamız lazım dedik ve 10 ay sürdü. Birincisi, kentsel dönüşüm bizim birinci gündemimizdi, ikincisi özellikle günümüzde yerel yönetimlerin rolünü çalıştık. Üçüncüsü, göç ve uyum meselesi hakkında kafa yorduk, dördüncüsü kimlik sorunumuz var ve bu konudaki vizyonlarımızı ortaya koymamız lazım. Sonuç bildirgesi hazırlandı ve kendi bakanlığımız içerisinde çıkan sonuçları ilgili bölümlerimizin hepsine havale ettik. Kentsel dönüşüm konusunda ciddi çalışmalar yaptık. Bu yıl içerisindeki meclis çalışma takviminde çıkartmayı düşünüyoruz. İmar denetimleri ile ilgili yasayı değiştiriyoruz. Önceden insanlar kendi konutlarını değiştirecekleri zaman bir müteahhit ile anlaşmaya çalıyor ve yasa bir de o binayı denetleyecek bir denetim firması lazım diyor. Fakat ev sahibi müteahhide sen yapı denetiminin masrafını ver, ben vermem diyor. O zaman da müteahhit gidip yapı denetim firması ile anlaşıyor. Kim kendisini denetlemesini hakkıyla bekleyebilir. Bunların hepsini hazırladık. Akıllı kimlikli şehirler nasıl olur, yeşil şehirler nasıl olurun da çalışıldığı bir ortam doğdu” diye konuştu.
“AVRUPA BİRLİĞİ DEĞERLERİNE NE OLDU?”
Türkiye’nin güvenli bir ülke olduğunu vurgulayan Bakan Özhaseki, aynı zamanda Türkiye’nin zor bir coğrafyada bulunduğunu belirtti. Son yıllarda yaşananlar düşünüldüğünde Türkiye’nin krizlere karşı çok dayanıklı bir ülke olduğunu dile getiren Bakan Özhaseki, “Bizim son 2-3 yılda yaşadığımız krizleri, sıkıntıları Avrupa’da herhangi bir ülke yaşasaydı ne olurdu? PKK gibi 40 yıldır eli silahlı, dışarıdan destek alan cani bir örgütle uğraşsalardı ne olurdu? Ülkemiz bu beladan temizlendi. Şimdi FETÖ diye bir başka bela ortaya çıktı. Fakat sinsice bir hareketle özellikle Türkiye’nin ordusuna, güvenlik güçlerine, yargısına, idare mekanizmalarına özel adam yetiştirerek ve oralarda millet için çalışma amacı olan insanlardan ziyade emir aldıkları yerlere hizmet etmeyi birinci planda tutan, beynini satmış insanların bulunduğu bir ortam ve bir gece çıkıp ihtilal yapmaya kalkıyor. Türkiye’de insanlar sokağa döküldü ve bu insanlar ölüm pahasına geleceğine, istikbaline sahip çıktı. Avrupa’da bazı dostlar bunu anlamakta güçlük çektiler. Geçmiş olsun mesajları birkaç gün sonra gelmeye başladı. Bunlar da benim sitemlerim. Avrupa Birliği değerlerine ne oldu. DEAŞ ile mücadelenin en önemli ayağını Türkiye oluşturuyor. Şimdi bir taraftan PKK ile bir taraftan DEAŞ ile, bir taraftan FETÖ ile savaşacaksınız ve bu arada ülkenizde kalkınmayı sağlayacak, içeriye bu kötülükleri bulaştırmayacaksınız. Krizlere karşı adeta aşılır hale geldik” açıklamalarında bulundu.