Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü” temalı Kartepe Zirvesi’nde konuştu. Kocaeli’nde müjde veren Bakan Kurum, Bakanlık ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin birlikte Körfez’de dip çamuru temizliği başlatacağını duyurdu.
Her yıl düzenlenen ancak pandemi sebebiyle 2 yıl ara verilmek zorunda kalınan Kartepe Zirvesi; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ile 25 ülkeden 350’nin üzerinde katılımcıyla Green Park Otel’de başladı.
“81 ilimizin aynı şartlarda büyümesi hedefimiz var”
Bilim insanlarının yakın gelecekte dünya nüfusunun 9,7 milyara ulaşacağı öngörüsünü hatırlatan ve gelişmekte olan ülkelerin nüfusunun da yaklaşık yüzde 63'ünün şehir merkezlerinde yaşayacağını belirten Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Tüketimin de yüzde 91'i yine şehirlerimizde gerçekleşecek. Birleşmiş Milletler’e göre 2030'da ciddi bir artışla mega şehir sayısı 41’e çıkacak ve yine orta ölçekli dediğimiz şehir sayısının da 558’e çıkması öngörüsü var. Ülke olarak 1950 yılında 500 bini aşan şehir sayımız sadece 2 iken bugün 40’ı aşmış durumdayız. 81 ilimizin aynı şartlar dâhilinde büyümesi hedefimiz var. Yani 81 ilimizin tamamında vatandaşımız eşit şartlarda eğitim, sağlık, kültür ve sanayi alanında yaşasın istiyoruz. Bu anlamda da 81 şehrimizde üniversitelerimizi kurduk ve işin eğitimle başlayacağı anlayışıyla tüm şehirlerimizin altyapısını da bu manada güçlendiriyoruz.” dedi.
“İlerde Kartepe’de zirve yaparken belki kar olmayacak”
Dünyanın ciddi manada ısındığını, belki ileriki süreçte Kartepe'de zirve yapılacağını ama kar olmayacağını belirten Bakan Murat Kurum, bu son 10 yıllık süreçte tüm dünyanın bir seferberlik ruhu içerisinde hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bakan Kurum, “Bu savurganlığın pervasızlığın, hoyratça sanayileşmenin önüne geçerek vatandaşımızın yeşilin, doğanın, sürdürülebilirliği ön planda durması çok çok önemli. Çünkü bugün dünyada yaşanan afetler sonucunda çok büyük can ve mal kayıpları ile karşı karşıya kalıyoruz. Bakın geçtiğimiz yıl Türkiye'de ve yine Almanya'da yaşanan sel felaketleri boyutlarına hep birlikte şahit olduk ve bu afetlerde gerçekten canlarımızı kaybettik. Şehirlerimiz, şehirlerimizin altyapısı ciddi manada zararlar gördü. Hem ülkemizde hem dünyada artık afetlerin sayısı, sıklığı, şiddeti giderek artmaktadır ve bu anlamda aslında dün de Dünya Meteoroloji Günü idi. Erken uyarı sisteminin de çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle veri istasyonları sayısını biz 30'dan 2050'ye çıkardık. Vatandaşlarımızı yeşil, sarı, turuncu, kırmızı kodlu uyarı sistemleri ile afet öncesi uyarmak suretiyle bu yönetimi de belediyelerimiz ile ilgili kurum ve kuruluşlarımızla yapıyoruz.” diye konuştu.
“İklim Şûrası sonuçlarına göre direnç arttırıcı adımları atmamız gerekiyor”
Bakan Kurum, geçtiğimiz ay Konya’da düzenlenen İklim Şûrası ile ilgili olarak şunları dile getirdi:
“Felaketlerin bu denli artması bize şunu gösteriyor; mimariden şehirciliğe yine tarım ve gıda dan eğitime, üretime, finansa, ulaşım ve lojistikten çevre politikalarına kadar bu anlamda tüm yaklaşım ve yöntemleri değiştirmeye ve yeni koşullara adapte olmaya hepimiz mecburuz ve işte bu noktada da aslında Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın tüm dünyaya ilan ettiği ‘2053 Net Sıfır Emisyon’ hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz ve Konya'da belki de son yıllarda ender olduğunu düşündüğümüz bini aşkın katılımcıyla sivil toplum örgütlerimizin yine üniversitelerimizin, akademisyenlerimizin tüm bileşenlerin bir arada olduğu bir İklim Şûrası düzenledik ve Türkiye'nin gelecek 50 yıllık 100 yıllık stratejilerini burada hep birlikte istişare halinde belirledik ve Şura sonuçlarımıza göre de aslında tüm sektörlerde direnç arttırıcı adımları kararlılıkla ve zaman kaybetmeden atmamız gerekiyor.
Hemen ifade etmeliyim ki bu durum bir tercih değil artık zaruret hâline gelmiştir. Sosyo ekonomik faaliyetleri şehircilik, üretim, turizm, ulaşım ve eğitim faaliyetleri sürdürülebilirliğini garanti altına alacak tüm adımları acilen, ivedilikle atmamız gerekiyor. Zaten bütün dünyada kırılgan olan sosyo-ekonomik faaliyetlerin afetler nedeniyle kesintiye uğramasının da hep birlikte önüne geçmeliyiz. Bu nedenle tüm detayları ile birlikte şehirciliğin, yapı sektörünün, tarımsal üretimin, ulaşımın, sanayi üretiminin dayanıklılığını da hep birlikte artırmamız gerekiyor. Yeni binaları dirençli yapmanın yanı sıra eski yapı stokunu da dönüştürmek suretiyle şehirlerimizi dönüşümle yeni koşullara adapte etmek zorundayız. Ben bu konuda ülkemizi şanslı görüyorum çünkü koymuş olduğumuz Yeşil Kalkınma Hedefi, sürdürülebilirlik anlayışı, Yeşil Kalkınma çerçevesinde atacağımız tüm adımları bu anlayışla atacağız. Binalarımızı neredeyse sıfır enerjili bina hâline getireceğiz. Emisyon ticaret sistemini Avrupa Birliğine uyumlu hâle getireceğiz.”
“2035 yılına geldiğimizde kentsel dönüşüme girmemiş hiçbir konut kalmayacak”
Deprem ve iklim değişikliğine bağlı afetlerin oluşturduğu risk ve tehditlerden şehirlerin etkilenmemesi için kentlerin altyapısını belediyelerle birlikte hazırladıklarını ifade eden Murat Kurum, kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin şu bilgileri verdi:
“Bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımızın yine başlatmış olduğu 2012 yılında Türkiye'nin her yerinde kentsel dönüşüm seferberliği kapsamında ki bu kentsel dönüşümde artık iklim dostu yeşil dönüşüm sloganıyla sürdürüyoruz ve hiçbir ülkede örneği olmayan bir performans ortaya koyduk ve son 20 yılda tam 3 milyon konutun dönüşümünü milletimizle yerinde, gönüllü, hızlı anlayışıyla belediyelerimiz ile birlikte gerçekleştirdik. Bu çerçevede 12 milyon vatandaşımızı can ve mal güvenliğini hep birlikte teminat altına aldık.
Bu çerçevede geçtiğimiz yıl 80 bin konutumuzun deprem dönüşümünü gerçekleştirdik ve şu an hâlihazırda sahada yatırım değeri 120 milyar liraya ulaşan 350 bin konutumuzun dönüşümüne de devam ediyoruz. İnşallah hedefimiz 2035 yılına geldiğimizde Türkiye'de deprem riski olan bölgelerde kentsel dönüşüme girmemiş hiçbir konutumuz kalmasın istiyoruz ve bu anlayışla çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Kentsel dönüşümle her türlü afetlere karşı şehirlerimizi dirençli hâle getiriyoruz. Bu çerçevede enerji verimli çevre dostu akıllı binalar yapıyoruz. Mevzuatlarımızı buna göre güncelledik ve tarihî kent meydanlarımızı da gün yüzüne çıkaracak ‘Tarihe vefa, geçmişe saygı’ sloganıyla 45 ilimizde 80 tarihî meydanımızı yeniden ihya ediyor, canlandırıyoruz. Ayrıca kent merkezlerinde kalmış sanayi sitelerini de şehir dışına kurduğumuz yeni alanlara taşıyoruz ve bu kapsamda 11 farklı bölgede 7 bin 450 sıfır atık sanayi sitesi dükkânı inşa ediyoruz. Hem şehirlerimizden nefes saldırıyoruz ve diğer taraftan da aslında eski yapı stokunu kaldırarak yerine dayanıklı dirençli konutların inşasını yapıyoruz, yaşam ve üretim merkezleri hâline gelmesini sağlıyoruz. Tüm bunlar aslında akıllı şehir anlayışı ile akıllı ulaşım ağlarının da birbirine entegre edilmesi çerçevesinde yapılan çalışmalar. Belediyelerimiz de TOKİ başkanlığımız da yeşil çatı uygulamaları, akıllı atık ve su sistemleri, güneş enerji panelleri ile iklim dostu sıfır atık uyumlu ve yatay mimariyi de esas alan konutlarımızı yapıyoruz. Şehirlerimizde 81 ilimizde bu anlamda 434 tane 81 milyon metrekare hedefiyle millet bahçesi yapıyoruz. Millet bahçelerinden 125’ini tamamladık, inşallah hızlı bir şekilde diğer millet bahçelerimizi de vatandaşlarımızın kullanımına sunmuş olacağız.”
“Körfezde dip çamuru temizliği başlatılacak”
Bakan Kurum, konuşmasını Kocaeli’nden, Kocaeli için verdiği bir müjde ile sonlandırdı:
“Kocaeli'de Kartepe'de bir müjde vermek istiyorum. Aslında buna ilişkin farklı bir program yapacaktık ama burasının doğru olduğunu düşünüyorum. İnşallah bu yıl içerisinde Kocaeli'nde Körfez'de dip çamuru temizliğine Kocaeli Büyükşehir belediyemizle Bakanlığımız ortak bir çalışma yürüterek başlayacak. İnşallah bunların detaylarını önümüzdeki süreçte tüm Kocaeli vatandaşlarımıza paylaşacağız. Daha önce Salda’da, Mogan’da, Van Gölü'nde, Beyşehir'de tüm göllerimizde olduğu gibi Körfezimizde de o dip çamuru temizliğini yaparak Körfezimize, insanımıza, vatandaşımıza yakışır hâle getireceğiz. Bu çerçevede oradaki bütün canlıların yeniden yaşama kavuşacağı, Körfezimizin etrafında huzurlu bir şekilde gezeceğimiz, vakit geçireceğimiz bir peyzaj, doğa koruma projesi gerçekleştireceğiz. Ben hem bu projemizin Kocaeli’mize hayırlı olmasını diliyorum hem de Kartepe zirvesinin ülkemiz, milletimiz ve şehirlerin şehirlerimiz adına hayırlı olmasını diliyorum.”
“Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü” temalı Kartepe Zirvesi 4 gün sürecek.